Ülkemizde eğitimin daha kaliteli ve verimli olması için değişik zamanlarda farklı sistemler getirildi. Dünyada her şey değiştiği gibi eğitimde de değişime ihtiyaç olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Fakat bu değişimler ortak akıl ürünü olmalı ve tamamen akla, mantığa, toplum gerçeklerine uyumlu olmalıdır. Değişimin amacı ve hedefi eğitimin niteliğini artırmak olmalıdır.
Eğitimde sistem tartışmaları her zaman var olmuştur. Ülkemizde de farklı sistemler denenmiş, denenmeye de devam edeceğe benzemektedir. Oysa eğitim devlet politikası olmalı ve her hükümet değiştiğinde sistem de değişmemelidir. Bir sistem yerleşmeden onu kaldırıp diğer sistemi getirmek doğru değildir. Eğitimde başarılı ve istikrarlı olan Avrupa’da ve diğer ülkelerde sistem değişiklikleri çok zor yapılır ve çok sınırlıdır. Hiçbir zaman yeni gelen iktidar her şeyi silbaştan değiştirip yeni bir sistem getirmez. Eğitimde çığır açmış bu ülkelerde oturmuş ve kabul görmüş bir sistem vardır. Geçenlerde Avrupa’daki okulları ziyarete giden bir öğretmen arkadaş oradaki yetkililerle yaptığı görüşmelerde sistemlerinin yaklaşık 60 yıldır hemen hemen aynı şekilde devam ettiğini ifade ettiğinde bizim arkadaş şaşkınlığını gizleyememiştir. Ülkemizde 2012 yılından beri uygulanan 4+4+4 =12 yıllık kesintisiz zorunlu eğitim uygulaması çeşitli açılardan eleştirilmektedir. Okumak istemeyen ve mesleğe gitmek isteyen herkesi zorla okulda tutmayı gerektiren bu sistem doğru değildir ve bu sistemin reforma ihtiyacı vardır. Özellikle liselerde okumayı sevmeyen ve okula gitmek istemeyen öğrencilerin okulda çıkardığı olaylar yüzünden okul okumak isteyen öğrenciler mağdur olmakta ve eğitimden beklenen verimi alamamaktadır. Öğretmenler de bu bir amacı olmayan öğrencileri okulda tutmak zorunda kaldıkları için büyük sorun yaşamaktadır. Zira bir hedef ve gayesi olmayan bir öğrenciyi kontrol edebilmek çok zordur. Maalesef sanki öğretmenlerden bekçilik ve bakıcılık görevi beklenmektedir. Öğrenci istemese de onu okulda tutmaya çalışmak ne kadar büyük bir hata değil mi? Öte yandan bu sistem yüzünden meslekler çırak ve eleman bulamamakta ve ekonomi büyük sıkıntılar içinde kalmaktadır. İş adamları ve sanayiciler nerdeyse isyan etmekte ve bu soruna çözüm beklemektedir. Mesleki eğitim bir ülkenin geleceği için hayati öneme sahiptir. Ara eleman ve işçi sorunu devam ederse ülkede Mesleki eğitim bir ülkenin geleceği için hayati öneme sahiptir. Ara eleman ve işçi sorunu devam ederse ülkede büyük sorunlar yaşanacaktır.
Zorla hiçbir şey olmaz, eğitim hiç olmaz. Eğitimin ve ilmin bir izzeti vardır. Öğretmenin itibarı çok önemlidir. Disiplin cezalarının da caydırıcı olmaması nedeniyle öğretmenler çaresiz bir şekilde gününü tamamlamaya çalışmaktadır. Lafın özü zorunlu eğitim sorunlu eğitimdir ve insan fıtratına da aykırıdır. Tüm paydaşların görüşleri alınarak istişare kültürüyle ülkenin ve milletin gerçeklerine uygun bir sistem geliştirilmeli ve zorunlu eğitimden vazgeçilmelidir.