Haberler, sosyal medya paylaşımları ve yorumlara bakınca neler oluyor dedim.   Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri bir takım oluşumların aldatmacasına bakarak bir takım olaylara sebep oluyor. Gezi olayları gibi kirli eller yine iş başında.   Emniyet güçleri ve öğrenciler arasında olumsuz ve kötü olan hadiseler meydana gelmekte ve ben bundan çok rahatsız oldum. Güzel ülkemizde hep beraber güzelce yaşamak varken kirli eller tarafından geçmişten günümüze sürekli buna benzer hadiseler yaşıyoruz. Dolduruşa gelmemeli kardeşçe yaşamayı bilmeliyiz.     Sağcı solcu, Kürt Türk, A’cı B’ci gibi deyimlerle yıllardır vatandaşı birbirine kırdırdılar. Üniversitedeki öğrencilerinin gençlerimiz olduğunu ve güvenlik güçlerinin de bizim kardeşlerimiz olduğunu unutmayarak temkinli davranmak lazım. Hepimiz kardeşiz, düşüncesiyle yapılan yanlışlara rağmen sakin ve mantıklı bir şekilde düşünerek kirli eller tarafından birbirimize kırdırdıklarını görmezden gelmemeliyiz.   Siyasilerin, sanatçıların ve bilinen şahısların paylaşımları ile sosyal medya ikiye bölündü. Aşağı bakmayacağız ve diğer tarafta yukarıya bakmayacağız diye sözlü çatışmalar. Ne aşağı ne yukarı bakılmalı birbirimize bakmalı, Çanakkale’de olduğu gibi sırt sırta vermeli kardeşçe dik dura bilmeliyiz. Eğer bir yanlış veya bir hata var ise bunu sokaklara dökülerek yada direnerek yapmamalıyız. Yaşanan kargaşa çözüm değil sorunun daha çok büyümesine neden olacaktır.   Milleti bölmeye, sokağa dökmeye ve birbirine kırdırmaya çalışanlara asla yol vermemeli, birbirimize kenetlenmeyi ve yapılan oyunlara aldırış etmeden sorunlarımızı oturup kendi aramızda çözmeyi bilmeliyiz.   “Allah Teala, kötülüğe iltifat etmeyen genci, emsallerine üstün tutar.” Hadisi Şerif